Irak 100 milyar dolara kurulacak!
1 sayfadaki 1 sayfası
Irak 100 milyar dolara kurulacak!
Türk şirketleri bu dev pastanın peşinde
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Irak'ta, 100 milyar dolar civarında olduğu tahmin edilen onarım ve inşaat projelerindeki artış, başta çimento sanayi olmak üzere inşaat sektörünün önümüzdeki yıllarda dinamik kalacağının göstergesi olarak yorumlanıyor.
Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüt Merkezinin ülkeler için hazırladığı Irak raporuna göre, Irak'ta inşaat ve taahhüt sektörü hızlı bir büyüme dönemine girdi.
Günümüz şartlarına uymayan ya da tahrip edilmiş yapıların yeniden inşa edildiği, inşaat işleri ve inşaat malzemeleri pazarının geliştiği vurgulanan raporda, şunlar belirtildi:
''Irak'ta yürütülen başlıca altyapı yatırımları, su temini projeleri, atık su arıtma tesisi, elektrik santrali, hastane, okul ve konut inşaatı, kara yolu, hava yolu, köprü ve liman inşaatı alanlarında yoğunlaşmaktadır. Yeniden inşa, onarım ve inşaat projelerinin sayısındaki artış ve tahminlere göre bu alanda gerekli yatırım tutarının 100 milyar dolar civarında olması, çimento başta olmak üzere inşaat malzemelerine ve ilgili iş makineleri ile ekipman pazarının bu tür projelerle önümüzdeki yıllarda sürekli dinamik kalacağı öngörülmektedir.''
Irak Yatırım Ajansı'nın yaptığı çalışmaya göre, Irak'ta inşaat sektöründeki potansiyel fırsatlar ise raporda şu şekilde özetlendi:
''Irak'ta inşaatla ilgili malzemelerin üretimi için güçlü bir temel mevcuttur ve Irak hükümeti devlet-özel sektör ortaklığı kapsamında devlet kuruluşlarıyla işbirliği yapacak özel yatırımcılar aramaktadır.
Çelik, çimento, tuğla, cam ve mermer alanında ortaklık fırsatları mevcuttur. Yapılan araştırmalar sadece Basra'da 44 bin 700 adet yeni konut yapılması, 9 bin adet konutun da yenilenmesi gerektiğini göstermektedir. Bu çalışmalara göre düşük gelirli grup için 4 bin 300, orta gelir grubu için 22 bin 700 ve yüksek gelir grubu için de 17 bin 700 adet yeni konut ihtiyacı olduğu tahmin edilmektedir. Konut edindirme ulusal bir önceliktir, ancak bunun için önemli miktarda özel sektör yatırıma ihtiyaç duyulmaktadır. Irak'ın altyapısını geliştirmek için şu anda sayısız kamu inşaat projesi planlanmaktadır. Irak hükümetinin öncelik verdiği alanlar, yol ve demir yolu inşaatı, elektrik üretimi, iletim ve dağıtım ağları, liman rehabilitasyonu ile su ve kanalizasyon arıtma tesislerinin inşası ve rehabilitasyonudur.''
Irak'ta inşaat sektörünün uzun yıllar büyük devlet kuruluşlarının tekeli altında kaldığı ifade edilen raporda, bununla birlikte Irak hükümetinin bu sektörün büyük bir ölçüde özelleştirmesine öncelik verdiği ve devlet kuruluşlarının yaptıkları işleri üstlenecek yeni özel ortaklar aramaya basladığı kaydedildi.
-TÜRK MÜTEAHHİTLİK FİRMALARI İÇİN BÜYÜK BİR POTANSİYEL-
Irak, coğrafi ve lojistik avantajları nedeniyle Türk müteahhitlik firmaları için büyük bir potansiyel vaat ettiği, bu çerçevede özellikle inşaat alanında bölgede faaliyet gösteren firmaların sayısının arttığı vurgulanan raporda, şunlar kaydedildi:
''Türk müteahhitlik firmalarının son yıllarda Irak'ta üstlendikleri işlere ilişkin resmi rakamların gerçeği yansıtmadığı, üstlenilen pek çok projeye ait istatistiki bilginin kayıtlara geçmemesi sebebiyle gerçek rakamların çok daha yüksek olduğu varsayılmaktadır. İlk olarak 1981 yılında Irak müteahhitlik pazarına giren Türk firmalarının bu ülkedeki faaliyetleri, savaş sonrası dönemde ivme kazanan altyapı ve üstyapı yatırımları sebebiyle 2003 yılından itibaren hızlanmıştır. 2007 yılında 545 milyon dolar tutarında 39 adet proje üstlenilmiş, 2008 yılında bu rakam 72 adet proje ile 1,43 milyar dolara ulaşmıştır.
Türk müteahhitlik firmaları Irak'ta 2003-2008 yılları arasında 4,8 milyar dolar değerinde 450'yi aşkın proje üstlenmişlerdir. Firmalar, yeniden yapılanma sürecindeki Irak'ta çeşitli konut projelerinden askeri tesislere, yol, köprü, baraj gibi altyapı projelerinden okul, hastane gibi sosyal tesislere pek çok alanda faaliyet göstermektedir.''
KUZEY IRAK'TA 300 CİVARINDA TÜRK FİRMASI
Raporda, Türkiye sınırına 3.5 saat uzaklıktaki Erbil'de yeniden yapılanma faaliyetlerinin hızla devam ettiği, şehirdeki inşaat işlerinin büyük bölümünü Türk firmalarının üstlendiği belirtiliyor.
Kuzey Irak'taki irili ufaklı 300 civarındaki Türk firmasının yaklaşık 190'ının Erbil'de faaliyet gösterdiği belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:
''Kerkük ve Süleymaniye'de de aynı durumdan söz etmek mümkün. Süleymaniye'nin imarı için 2 milyar dolarlık bir ödenek ayıran Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi, altyapı yatırımları için de 5 milyar dolarlık bir harcama öngörmektedir. 2008 yılında Türk müteahhitlik firmalarının faaliyetlerinin Irak'ın kuzeyinden yavaş yavaş güneye ve diğer bölgelere doğru kaydığı gözlenmektedir. 2008 yılında Irak Sağlık Bakanlığı'ndan Türkiye'ye yapılan heyet ziyaretleri sonucunda, Universal Group Acarsan Şirketi ile Irak Sağlık Bakanlığı arasında Kerbela, Necef, Babil, Maysan ve Nasiriye vilayetlerinde, her bir hastane 130-140 milyon dolar tutarında olmak üzere, 400-600 yataklı 5 adet hastanenin inşaat projesi ile ilgili protokol imzalanmıştır.''
Irak'ta halen hızla devam eden yeniden yapılanma sürecinin, önümüzdeki birkaç yıl daha müteahhitlik sektörü için cazibesini sürdürmesinin beklendiği kaydedilen raporda, ülkede istikrarın sağlanması ve güvenlik sorununun çözümlenmesinin ardından, özellikle Bağdat ve çevresi olmak üzere diğer bölgelerin de Türk müteahhitlik firmaları için iş fırsatları doğuracağının düşünüldüğü vurgulandı.
IRAK'TA TÜRK FİRMALARININ YAŞADIĞI SORUNLAR
Raporda, Türk müteahhitlik firmalarının Irak'ta yaşadığı sorunlar ise şöyle sıralandı:
''2003 yılında BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararla Irak'a uygulanan uluslararası ambargo kaldırıldı, böylece ülkede yeniden yapılanma sürecinin önü açıldı. Ancak ülkedeki güvenlik sorunları üstlenilen işlerin yürütülmesini zaman zaman zorlaştırmakta ve kesintiye uğratmaktadır. Bölgede gerek yüklenici firma, gerekse taşeron firma olarak iş üstlenme imkanı artmış olmakla birlikte, üstlenilen işlerin öngörülen şartnamelere uygun şekilde tamamlanmasında bazı sorunlar yaşandığı bilinmektedir.
Ayrıca, Türk müteahhitlik firmalarının iş üstlendiği en riskli ülkelerden olan Irak'ta, güvenlik kaygıları nedeniyle faaliyetlerini daha çok Kuzey Irak'a yönlendirmektedirler. Türk müteahhitlik ve müşavirlik firmalarının alacak talepleri ile hak ediş ödemelerinde geç ödemeler dolayısı ile yaşadığı zararlar giderek artmaktadır. Özellikle bankacılık sisteminin sağlıklı işlememesinden dolayı hemen hemen tamamı kamu kuruluşu olan işveren idarelerden alınan projelerin sürdürülmesinde zorluklar yaşanmaktadır.''
IRAK, HEM KISA HEM DE UZUN VADEDE TÜRKİYE İÇİN GÖZDE PAZAR
Raporun genel değerlendirme ve öngörüler bölümünde ise Türkiye'ye yönelik olumlu imaj, tarihsel, kültürel bağlar, coğrafi yakınlığın sağladığı lojistik avantajlar, Türk iş adamlarının Irak'taki etkinliği, Türk ürünlerine yönelik tercih önceliği, Türkiye'nin Irak'taki etkisini güçlendirdiği belirtiliyor.
Hızla artan petrol gelirlerini altyapı yatırımlarına ve ithalata yönlendirmeye devam eden Irak'ın, hem kısa hem de uzun vadede Türkiye için gözde bir pazar niteliğinde olduğu, Irak'ın ileriye yönelik yatırım ve yeniden yapılanma hedeflerinin, tüm sektörler için önemli ticaret fırsatları sunduğu ifade ediliyor. Kuzey Irak Bölgesi, Türk mallarının yanı sıra doğu sınırından da İran menşeli ürünler için de lojistik avantajı elinde bulunduruyor.
Türk ürünleri, tüm Irak'ta kalite sembolü olarak kabul ediliyor. Ancak, özellikle Bağdat ve güneyindeki illerde, hatta Anbar, Selahattin gibi diğer eyaletlerde Türk marka ve ürünlerinin çok az sayıda bulunduğu ve bulunanların çoğunun da taklit ürünler ya da düşük kaliteli ürünler olduğu gözlemleniyor. Türk ürünlerini almak isteyen Iraklı tüccarlar ya Kuzeydeki tedarikçilerden mal talep etmekte ya da bavul ticareti yoluyla Türkiye'den mal temin etmeye yöneliyor. Özellikle bu yolla yapılan tekstil ve hazır giyim ticaretinin önemli ölçüde olduğu değerlendiriliyor.
AA
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Irak'ta, 100 milyar dolar civarında olduğu tahmin edilen onarım ve inşaat projelerindeki artış, başta çimento sanayi olmak üzere inşaat sektörünün önümüzdeki yıllarda dinamik kalacağının göstergesi olarak yorumlanıyor.
Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüt Merkezinin ülkeler için hazırladığı Irak raporuna göre, Irak'ta inşaat ve taahhüt sektörü hızlı bir büyüme dönemine girdi.
Günümüz şartlarına uymayan ya da tahrip edilmiş yapıların yeniden inşa edildiği, inşaat işleri ve inşaat malzemeleri pazarının geliştiği vurgulanan raporda, şunlar belirtildi:
''Irak'ta yürütülen başlıca altyapı yatırımları, su temini projeleri, atık su arıtma tesisi, elektrik santrali, hastane, okul ve konut inşaatı, kara yolu, hava yolu, köprü ve liman inşaatı alanlarında yoğunlaşmaktadır. Yeniden inşa, onarım ve inşaat projelerinin sayısındaki artış ve tahminlere göre bu alanda gerekli yatırım tutarının 100 milyar dolar civarında olması, çimento başta olmak üzere inşaat malzemelerine ve ilgili iş makineleri ile ekipman pazarının bu tür projelerle önümüzdeki yıllarda sürekli dinamik kalacağı öngörülmektedir.''
Irak Yatırım Ajansı'nın yaptığı çalışmaya göre, Irak'ta inşaat sektöründeki potansiyel fırsatlar ise raporda şu şekilde özetlendi:
''Irak'ta inşaatla ilgili malzemelerin üretimi için güçlü bir temel mevcuttur ve Irak hükümeti devlet-özel sektör ortaklığı kapsamında devlet kuruluşlarıyla işbirliği yapacak özel yatırımcılar aramaktadır.
Çelik, çimento, tuğla, cam ve mermer alanında ortaklık fırsatları mevcuttur. Yapılan araştırmalar sadece Basra'da 44 bin 700 adet yeni konut yapılması, 9 bin adet konutun da yenilenmesi gerektiğini göstermektedir. Bu çalışmalara göre düşük gelirli grup için 4 bin 300, orta gelir grubu için 22 bin 700 ve yüksek gelir grubu için de 17 bin 700 adet yeni konut ihtiyacı olduğu tahmin edilmektedir. Konut edindirme ulusal bir önceliktir, ancak bunun için önemli miktarda özel sektör yatırıma ihtiyaç duyulmaktadır. Irak'ın altyapısını geliştirmek için şu anda sayısız kamu inşaat projesi planlanmaktadır. Irak hükümetinin öncelik verdiği alanlar, yol ve demir yolu inşaatı, elektrik üretimi, iletim ve dağıtım ağları, liman rehabilitasyonu ile su ve kanalizasyon arıtma tesislerinin inşası ve rehabilitasyonudur.''
Irak'ta inşaat sektörünün uzun yıllar büyük devlet kuruluşlarının tekeli altında kaldığı ifade edilen raporda, bununla birlikte Irak hükümetinin bu sektörün büyük bir ölçüde özelleştirmesine öncelik verdiği ve devlet kuruluşlarının yaptıkları işleri üstlenecek yeni özel ortaklar aramaya basladığı kaydedildi.
-TÜRK MÜTEAHHİTLİK FİRMALARI İÇİN BÜYÜK BİR POTANSİYEL-
Irak, coğrafi ve lojistik avantajları nedeniyle Türk müteahhitlik firmaları için büyük bir potansiyel vaat ettiği, bu çerçevede özellikle inşaat alanında bölgede faaliyet gösteren firmaların sayısının arttığı vurgulanan raporda, şunlar kaydedildi:
''Türk müteahhitlik firmalarının son yıllarda Irak'ta üstlendikleri işlere ilişkin resmi rakamların gerçeği yansıtmadığı, üstlenilen pek çok projeye ait istatistiki bilginin kayıtlara geçmemesi sebebiyle gerçek rakamların çok daha yüksek olduğu varsayılmaktadır. İlk olarak 1981 yılında Irak müteahhitlik pazarına giren Türk firmalarının bu ülkedeki faaliyetleri, savaş sonrası dönemde ivme kazanan altyapı ve üstyapı yatırımları sebebiyle 2003 yılından itibaren hızlanmıştır. 2007 yılında 545 milyon dolar tutarında 39 adet proje üstlenilmiş, 2008 yılında bu rakam 72 adet proje ile 1,43 milyar dolara ulaşmıştır.
Türk müteahhitlik firmaları Irak'ta 2003-2008 yılları arasında 4,8 milyar dolar değerinde 450'yi aşkın proje üstlenmişlerdir. Firmalar, yeniden yapılanma sürecindeki Irak'ta çeşitli konut projelerinden askeri tesislere, yol, köprü, baraj gibi altyapı projelerinden okul, hastane gibi sosyal tesislere pek çok alanda faaliyet göstermektedir.''
KUZEY IRAK'TA 300 CİVARINDA TÜRK FİRMASI
Raporda, Türkiye sınırına 3.5 saat uzaklıktaki Erbil'de yeniden yapılanma faaliyetlerinin hızla devam ettiği, şehirdeki inşaat işlerinin büyük bölümünü Türk firmalarının üstlendiği belirtiliyor.
Kuzey Irak'taki irili ufaklı 300 civarındaki Türk firmasının yaklaşık 190'ının Erbil'de faaliyet gösterdiği belirtilen raporda, şunlar kaydedildi:
''Kerkük ve Süleymaniye'de de aynı durumdan söz etmek mümkün. Süleymaniye'nin imarı için 2 milyar dolarlık bir ödenek ayıran Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi, altyapı yatırımları için de 5 milyar dolarlık bir harcama öngörmektedir. 2008 yılında Türk müteahhitlik firmalarının faaliyetlerinin Irak'ın kuzeyinden yavaş yavaş güneye ve diğer bölgelere doğru kaydığı gözlenmektedir. 2008 yılında Irak Sağlık Bakanlığı'ndan Türkiye'ye yapılan heyet ziyaretleri sonucunda, Universal Group Acarsan Şirketi ile Irak Sağlık Bakanlığı arasında Kerbela, Necef, Babil, Maysan ve Nasiriye vilayetlerinde, her bir hastane 130-140 milyon dolar tutarında olmak üzere, 400-600 yataklı 5 adet hastanenin inşaat projesi ile ilgili protokol imzalanmıştır.''
Irak'ta halen hızla devam eden yeniden yapılanma sürecinin, önümüzdeki birkaç yıl daha müteahhitlik sektörü için cazibesini sürdürmesinin beklendiği kaydedilen raporda, ülkede istikrarın sağlanması ve güvenlik sorununun çözümlenmesinin ardından, özellikle Bağdat ve çevresi olmak üzere diğer bölgelerin de Türk müteahhitlik firmaları için iş fırsatları doğuracağının düşünüldüğü vurgulandı.
IRAK'TA TÜRK FİRMALARININ YAŞADIĞI SORUNLAR
Raporda, Türk müteahhitlik firmalarının Irak'ta yaşadığı sorunlar ise şöyle sıralandı:
''2003 yılında BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararla Irak'a uygulanan uluslararası ambargo kaldırıldı, böylece ülkede yeniden yapılanma sürecinin önü açıldı. Ancak ülkedeki güvenlik sorunları üstlenilen işlerin yürütülmesini zaman zaman zorlaştırmakta ve kesintiye uğratmaktadır. Bölgede gerek yüklenici firma, gerekse taşeron firma olarak iş üstlenme imkanı artmış olmakla birlikte, üstlenilen işlerin öngörülen şartnamelere uygun şekilde tamamlanmasında bazı sorunlar yaşandığı bilinmektedir.
Ayrıca, Türk müteahhitlik firmalarının iş üstlendiği en riskli ülkelerden olan Irak'ta, güvenlik kaygıları nedeniyle faaliyetlerini daha çok Kuzey Irak'a yönlendirmektedirler. Türk müteahhitlik ve müşavirlik firmalarının alacak talepleri ile hak ediş ödemelerinde geç ödemeler dolayısı ile yaşadığı zararlar giderek artmaktadır. Özellikle bankacılık sisteminin sağlıklı işlememesinden dolayı hemen hemen tamamı kamu kuruluşu olan işveren idarelerden alınan projelerin sürdürülmesinde zorluklar yaşanmaktadır.''
IRAK, HEM KISA HEM DE UZUN VADEDE TÜRKİYE İÇİN GÖZDE PAZAR
Raporun genel değerlendirme ve öngörüler bölümünde ise Türkiye'ye yönelik olumlu imaj, tarihsel, kültürel bağlar, coğrafi yakınlığın sağladığı lojistik avantajlar, Türk iş adamlarının Irak'taki etkinliği, Türk ürünlerine yönelik tercih önceliği, Türkiye'nin Irak'taki etkisini güçlendirdiği belirtiliyor.
Hızla artan petrol gelirlerini altyapı yatırımlarına ve ithalata yönlendirmeye devam eden Irak'ın, hem kısa hem de uzun vadede Türkiye için gözde bir pazar niteliğinde olduğu, Irak'ın ileriye yönelik yatırım ve yeniden yapılanma hedeflerinin, tüm sektörler için önemli ticaret fırsatları sunduğu ifade ediliyor. Kuzey Irak Bölgesi, Türk mallarının yanı sıra doğu sınırından da İran menşeli ürünler için de lojistik avantajı elinde bulunduruyor.
Türk ürünleri, tüm Irak'ta kalite sembolü olarak kabul ediliyor. Ancak, özellikle Bağdat ve güneyindeki illerde, hatta Anbar, Selahattin gibi diğer eyaletlerde Türk marka ve ürünlerinin çok az sayıda bulunduğu ve bulunanların çoğunun da taklit ürünler ya da düşük kaliteli ürünler olduğu gözlemleniyor. Türk ürünlerini almak isteyen Iraklı tüccarlar ya Kuzeydeki tedarikçilerden mal talep etmekte ya da bavul ticareti yoluyla Türkiye'den mal temin etmeye yöneliyor. Özellikle bu yolla yapılan tekstil ve hazır giyim ticaretinin önemli ölçüde olduğu değerlendiriliyor.
AA
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz